ATIKLARDAN DENİZDE 7.KITA DOĞDU

0
1008

‘’Yedinci Kıta’’ adıyla sanatseverle buluşan 16. İstanbul Bienali sona eriyor. Küratörlüğünü Nicolas Bourriaud’ın üstlendiği Bienal, 14 Eylül 2019’da sanatın her halini kullanmayı amaçlayan eserlerle başlamıştı. 25 ülkeden 56 sanatçının katıldığı Bienal İstanbul’un farklı yerlerinde sergileniyor. Yedinci Kıta, küresel ısınmanın yanı sıra birçok bilim insanına göre Antroposen çağı olarak isimlendiriliyor. İnsan faaliyetlerinin gezegen üstündeki etkisi, içinde bulunduğumuz yeni jeolojik çağın en gözle görülür etkilerinden biri Pasifik Okyanusundaki devasa çöp yığını. Bu 3,4 milyon kilometrekare genişliğinde yüzen plastik, 7 milyon ton ağırlığında okyanusta geniş adalar oluşturan bir atık yığını. İnsan atıkları yüzünden okyanusun ortasında Dünya’da yeni bir kıta oluşuyor. 16. İstanbul Bienal’i bunu bizlere tüm gerçekliğiyle aktarıyor. Bienal MSGSÜ İstanbul Resim ve Heykel Müzesi, Pera Müzesi ve Büyükada’da yer alıyor. Bienalin Büyükada durağında sergilenen eserleri sizin için dolaştık.

Taş Mektep
Hale Tanger’in ‘’Suret Zuhur Tezahür’’ yapıtı karışık malzeme ve ses yerleştirme eseri olarak Taş Mektep’in çevresinde bulunuyor. Tarih öncesinde ayna olarak kullanılan obsidyen taşlarını kullanan sanatçı bu eserinde ‘bilezik alma’ tekniğinden yararlanmış. Bu açgözlü hareketi sanatçı ağaçların sesi olan şiiriyle eleştiriyor. Aynalar gökyüzüne bakacak şekilde bitkilerin arasına yer alıyor. Ziyaretçiler aynalara bakarken, Tanger’in şiirini Türkçe ve İngilizce olarak dinleyebiliyorlar.
Hacopulo Köşkü
Monster Chetwynd tarafından yapılan örümcek, timsah, yarasa ve yılan görünümdeki sıra
dışı heykeller canlı renkleriyle yetişkinlerin olduğu kadar çocukların da ilgisini çekiyor.
Chetwynd ucuz malzelerle yaptığı melez yaratık heykeller görenleri Bienalin anlamını
düşünmeye sevk ediyor. İlkelliğin vurgulandığı eserler Büyükada’da ziyaretçileri bekliyor.
İskele Meydanı
Andrea Zittel, ‘’Kişisel Arsalar’’ eseriyle günümüz yaşam şartlarını betimleyerek kalabalık şehirlerin sıkışıklığını düşündürmek istiyor. Ziyaretçiler kendi yaşamlarını buldukları bu eseri yadırgamadan inceliyorlar. Betondan yapılan labirent görünümdeki eseri İDO İskelesi önünde görebilirsiniz.

Anadolu Kulübü (Sarı Ev)
Anadolu Kulübü binasının giriş katında Armin Linke’nin eseri yer alıyor. ‘’Okyanusu
İncelemek’’ adlı eserde sanatçı nesli tükenmiş veya tükenmekte olan deniz canlıları hakkında bilgiler veriyor.
İkinci katta ‘’Bilginin Ateşi Bütün Karmayı Yakıp Kül Ediyor’’ eseriyle Ursula Mayer yer alıyor. Doğa ile kültür birlikteliğine gönderme yapan bu eser dijital ekran yardımıyla sanatseverlere sunuluyor.
Mizzi Köşkü
Gleen Ligon, Bienalde sergilenen eserlerinde yazar James Baldwin’in İstanbul yıllarını konu ediniyor. İki video, bir mahya ve iki neon eserin bulunduğu Mizzi Köşkü’nde Sedat Pakay’ın Baldwin’in İstanbul seyahatini anlatan ‘’Başka Bir Yerden’’ filmi ilk kez Türkçe alt yazılı olarak gösteriliyor.

Hazırlayan: Öznur OĞRAŞ ÇOLAK (Cumhuriyet Gazetesi) , İrem SEZER-Dila SEZEN (İAHA)

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here